Bodrum gibi her yıl nüfusu katlanan bir yerde hâlâ gençlerin top koşturacak, spor yapacak yeterli alan bulamaması kabul edilebilir mi?
Herkesin yararlanabileceği yüzme havuzları parmakla sayılıyor. Yanlış anlamayın, Bodrum’da yüzme havuzu dolu. Ama hadi gidin bir tanesine ‘ben yüzme antrenmanı yapmak istiyorum’ deyin, sopayla kovulursunuz!
Atletizm pisti? Yok denecek kadar az. Hatta yok! Yalıkavak’ta kare atletizm pisti dışında tartan pist yok! Bodrum’un dünya şampiyonu veteran atletleri, çok yetenekli genç atletleri başka kulüpler adına yarışıyor! Neden? Tesis de yok, ilgilenen de!
Halı sahalar var ama ne kadar yeterli ve fiyat anlamında ne kadar ulaşılabilir? Belediyeye ait tesisler deseniz, birkaç yer dışında doğru düzgün bir planlama yok.
İdealist spor insanlarımız var! Mesela tenis konusunda çok şanslı Bodrum. Bodrum Tenis Kulübü hem spora, hem gençlere, hem de Bodrum ekonomosine büyük katkı sağlıyor. Gönlüne sağlık Erkan Edis Hoca.
Çok iyi bir İlçe Spor Müdürümüz Oktay Dumruk, atletizmde Milli takım antrenörü olan Yaşar Anter, diğer branşlarda Fatih Uzunlulu, Tamer Tuna gibi kahramanlar olmasa, Bodrum’da spor sadece zenginlerin yaptığı bir etkinlik olacak.
Profesyonel anlamda üst liglerde mücadele eden, çok da başarılı olan takımlarımız var. Ama o takımların da en büyük sorunu tesis olarak göze çarpıyor.
Oysa gençleri kötü alışkanlıklardan uzak tutmanın en sağlıklı yolu spor değil mi? Onlara kolaylıkla ulaşabileceği spor yatırımları sunmak zorunda değil miyiz? Bodrum, sadece beach club’larla, eğlence ve gece hayatıyla değil, gençlerin ter döktüğü spor yatırımlarıyla da anılmalı. Çünkü spora yatırım, geleceğe yatırımdır.