Alp Arbak yazıyor…
Muğla’da son zamanlarda dikkat çeken bir şey var; milli bayramlarımızın afişleri.
Birinde belediye başkanının fotoğrafı afişin neredeyse tamamını kaplamış, diğerinde ise valiliğin afişinde “Cumhuriyet” kelimesi yanlış yazılmış.
Ve bu afişler, tüm Muğla’yı, ilçeleriyle birlikte donatmış durumda.
Eleştiriler gelince hemen aynı savunma;
“Başkanın, valinin bunlarla uğraşacak vakti yok, grafikçi hata yapmış.”
İşte tam da burada duruyorum!
Çünkü bu bahaneyi duymaktan bıktım.
Bu ülkenin en önemli günlerinden birine dair mesajı kendi hissetikleriyle yazmak, o koltuklarda oturanların asıl işi değil mi zaten?
Bu afişler, kutlama mesajları, öğretmenler günü ilanları vs…
Hepsi birilerinin masasından, bilgisayar ekranından çıkıyor.
Metni biri yazıyor, grafiker düzenliyor, matbaa basıyor, sosyal medya ekibi paylaşıyor.
Başkan, vali, vekil çoğu zaman afişi kendi adının altında ancak duvarda görüyor.
Sonra da “işgüzarlık olmuş” deniyor.
Hayır efendim!
Bu işgüzarlık değil, samimiyetsizliktir.
Bir kutlama mesajı düşünün; içinde kalpten bir cümle yok, sadece süslü kelimeler, dev fotoğraflar ve klişe cümleler var.
Oysa bu kişiler isterse, oturup kendi kalbinden bir iki cümle yazar.
Beş dakika sürmez.
Ama o mesaj o zaman gerçekten anlam kazanır, samimiyet kazanır, kendi yazdığı için kontrolünü titizlikle yapar, bu hatalar o zaman olmaz!
Milli bayramlar bizim ortak heyecanımız.
Bu ülkenin valisi, belediye başkanı, milletvekili eğer kendi cümleleriyle bu duyguyu anlatamıyorsa, o koltuğun ağırlığını neyle ölçüyoruz?
Bir kere olsun şu afişlerde “hazırlayan grafik ofisi” değil, “düşünen, hisseden bir insan” görebilsek…
İşte o zaman bayramların birleştirici ruhu yeniden hissedilir.
Kutlamak kolay.
Samimi olmak zor.
Not : Muğla Valiliği’nin hatalı kutlama afişleri toplatılıp, yerine doğru olanları asıldı.
